Kıraathane’deki Genç Yazarlar Genç Okurlar programında gündem hakkında konuşurken arkadaşlarımızdan birinin “Ben şu an çok kötü oldum,” demesi üzerine, bu cümleden yola çıkarak kolektif mini öyküler yazdık. Ardından aynı cümleyi olumlu kurarak nereye varacağımızı görmek için, yine kolektif olarak bir başka deneme daha yaptık.
Ben şu an çok mutlu oldum. Beni pembe renkli bir bataklığa sürükleyen bir rüyanın içinden uyandım. Takvime baktım. Haziran 2023. En pofuduk pembe prenses elbisemi giydim, insanların bana bakmasını umursamadan sekerek yürüdüm yollarda. Bugün annemin ölüm yıldönümü, çok mutluyum. O cadı olmadan geçen harika bir yıl.
Bir yıldır o toprağın altında, yalnız önce burnu düşer diyorlar ölünün. Onun için en büyük acı yıllardır emek verdiği, servet döktüğü güzelliğinin hiç olması. Şimdi boka benziyorsundur güzeller güzeli annem. Onu anmayacağım, kutlama da yapmayacağım. Onun hakkında başkasıyla konuşmak mı, tövbe yarabbi tek kelime bile etmem. Seni unutturacağım güzel annem. Hiç yaşamamış, hiç olmamışsın gibi. Geberme yıldönümün benim için kutlu olsun. Sensiz koca bir 365 gün.
Gerçi sen, ben doğduğumda ölmüştün. Yani en azından on beş yıl boyunca söyleyip durdun bunu bana. Ben de en az bir on beş yıl her gün mezarına gelip sana, “Sen öldüğünde doğdum ben asıl,” diyeceğim.
Görüyor musun cadı karı, seni unutmama bile izin vermedin. 15 yıllık mesai çıktı başıma. Ölün bile zarar. Cehennemde yanıyorsun, bu da bana yeter. Herkes kendi sonunu getirir. Seninkini ben getirdim. Hiç pişman değilim.
15 yıl boyunca her gün işedim mezarına. Bugün niye farklı olsun. Ölüm yıldönümün kutlu olsun. Dönüp tekrar işiyorum mezarına.