Kıraathane’deki Genç Yazarlar Genç Okurlar programında gündem hakkında konuşurken arkadaşlarımızdan birinin “Ben şu an çok kötü oldum,” demesi üzerine, bu cümleden yola çıkarak kolektif mini öyküler yazdık. Bu öykü de onlardan biri.
Ben şu an çok kötü oldum. Ondan sık sık duymaya başladığım bir cümle olmuştu artık. Sürekli gidişattan şikâyet edip ardından bunu getirirdi. Sorunu hiç kendinde aramazdı. Olumsuzluklar arasında boğulup gidiyor, olumlu olaylara odaklanmıyor ve herkesi kendinden uzaklaştırıyordu. Artık bunu ona söylemeye karar vermiştim. Her gece toplandığımız gibi dört sandalyeye kıçlarımızı koyup oturduk. Hepimiz başka şeylerden bahsederken bir anda sessizlik oldu. Ben de söylemeye karar verdim. Benim kelimelerim ağzımdan dökülürken hiç ses çıkarmadı. On beş dakika boyunca sustu ve bir anda bağırdı: “Olumlu olan tek bir şey söyleyin!”
Bunu duyunca çığrımdan çıktım. Plastik sandalyeyi yere devirerek üstüne atladım ve tırnaklarımı boynunun ince derisine sapladım. Onu, yüzü morarana kadar boğazladım. Beni üstünden almaya çalıştılar ama öyle bir yapıştım ki alamadılar. Dişlerimi boynuna geçirip atar damarını parçaladım ve son nefesi onu terk edene kadar organlarını ısırıp çekiştirmeye devam ettim. Kanın tadı ağzımda sıcaktı.
Olumsuzluk abidesi, artık kollarımda hareketsiz yatıyordu. Boğuşmanın ardından üzerimdeki ellerin yavaş yavaş çekildiğini hissettim.
Hayatımda hiç bu kadar ferah hissetmemiştim. Kan lezzetli değildi. Ama sakinleştiriciydi. Tıpkı alkol gibi.
Evet, şimdi olumlu bir şey söyleyebiliriz sana. Artık yoksun.